Mealler

(96-97) (Kafir olarak ölüp cehenneme gideceklerine dair) haklarında Rabbinin hükmü kesinleşmiş olanlar, her türlü mucize de önlerine gelse, gayet acı azabı görmedikçe iman etmezler.

Onlara bütün ayetler gelmiş olsa bile, acı azabı görünceye kadar (inanmazlar).

Tüm ayetler onlara gelse bile. Ta, o korkunç azabı görünceye kadar...

İsterse hakikatin her tür belgesi (ayaklarına kadar) gelmiş olsun: ta ki can yakıcı azabı görünceye kadar...

No matter what kind of proof you show them, (they cannot believe), until they see the painful retribution.

Even if every sign were to come to them; until they see the painful retribution.

Even if every sign were to come to them; until they see the painful retribution.

Onlara tüm mucizeler gelse bile; acı bir cezayı görünceye dek.

Bütün mucizeler(ayetler) önlerine gelse bile acıklı azabı görünceye kadar böyle gider.

Acı azabı görünceye kadar onlara her çeşit mucize gelse bile...