Mealler
Takip | Sure Ayetler | Meal |
---|---|---|
Taha 96. Ayet
96. Ayet
Ahmed Hulusi
(Samiri) dedi ki: "Onların algılayamadıklarını ben fark ettim! Rasulün eserinden (bildirdiği B sırrı kuvvesini kullanarak) birazcık aldım da onu (altınların eridiği karışıma) attım... İşte böylece nefsim, (hakikatimden gelen kuvveyi) açığa çıkarmaya teşvik etti. "
|
Ahmed Hulusi
(Samiri) dedi ki: "Onların algılayamadıklarını ben fark ettim! Rasulün eserinden (bildirdiği B sırrı kuvvesini kullanarak) birazcık aldım da onu (altınların eridiği karışıma) attım... İşte böylece nefsim, (hakikatimden gelen kuvveyi) açığa çıkarmaya teşvik etti. " |
|
Taha 96. Ayet
96. Ayet
Ali Bulaç
Dedi ki: "Ben onların görmediklerini gördüm, böylece elçinin izinden bir avuç alıp atıverdim; böylelikle bana bunu nefsim hoşa giden (bir şey) gösterdi."
|
Ali Bulaç
Dedi ki: "Ben onların görmediklerini gördüm, böylece elçinin izinden bir avuç alıp atıverdim; böylelikle bana bunu nefsim hoşa giden (bir şey) gösterdi." |
|
Taha 96. Ayet
96. Ayet
Bayraktar Bayraklı
Samiri, "Onların görmedikleri bir şey gördüm ve o elçinin bastığı yerden bir avuç avuçladım. Bunu ziynet eşyalarının eritildiği potaya attım. Bunu böyle nefsim bana hoş gösterdi" dedi.
|
Bayraktar Bayraklı
Samiri, "Onların görmedikleri bir şey gördüm ve o elçinin bastığı yerden bir avuç avuçladım. Bunu ziynet eşyalarının eritildiği potaya attım. Bunu böyle nefsim bana hoş gösterdi" dedi. |
|
Taha 96. Ayet
96. Ayet
Diyanet İşleri
Samiri, şöyle dedi: "Ben onların görmediği şeyi gördüm. Elçinin izinden bir avuç avuçladım da onu attım. Böyle yapmayı bana nefsim güzel gösterdi."
|
Diyanet İşleri
Samiri, şöyle dedi: "Ben onların görmediği şeyi gördüm. Elçinin izinden bir avuç avuçladım da onu attım. Böyle yapmayı bana nefsim güzel gösterdi." |
|
Taha 96. Ayet
96. Ayet
Elmalılı Hamdi Yazır
ben dedi, onların görmediklerini gördüm de Resulün izinden bir avuç avuçladım da onu attım, ve bana nefsim böyle hoş gösterdi
|
Elmalılı Hamdi Yazır
ben dedi, onların görmediklerini gördüm de Resulün izinden bir avuç avuçladım da onu attım, ve bana nefsim böyle hoş gösterdi |
|
Taha 96. Ayet
96. Ayet
Gültekin Onan
Dedi ki: "Ben onların görmediklerini gördüm, böylece elçinin izinden bir avuç alıp atıverdim; böylelikle bana bunu nefsim hoşa giden (bir şey) gösterdi."
|
Gültekin Onan
Dedi ki: "Ben onların görmediklerini gördüm, böylece elçinin izinden bir avuç alıp atıverdim; böylelikle bana bunu nefsim hoşa giden (bir şey) gösterdi." |
|
Taha 96. Ayet
96. Ayet
Hasan Basri Çantay
O da (şöyle) dedi: — "Ben onların görmediklerini gördüm. Binaen'aleyh o peygamberin izinden bir avuç (toprak) alıb onu (erimiş hulliyyatın içine) atdım. Bunu bana nefsim hoş gösterdi böyle".
|
Hasan Basri Çantay
O da (şöyle) dedi: — "Ben onların görmediklerini gördüm. Binaen'aleyh o peygamberin izinden bir avuç (toprak) alıb onu (erimiş hulliyyatın içine) atdım. Bunu bana nefsim hoş gösterdi böyle". |
|
Taha 96. Ayet
96. Ayet
İbni Kesir
O da: Onların görmedikleri bir şey gördüm ve o elçinin bastığı yerden bir avuç avuçladım. Ve bunu ziynet eşyasının eritildiği potaya attım. Nefsim bana bunu hoş gösterdi, dedi.
|
İbni Kesir
O da: Onların görmedikleri bir şey gördüm ve o elçinin bastığı yerden bir avuç avuçladım. Ve bunu ziynet eşyasının eritildiği potaya attım. Nefsim bana bunu hoş gösterdi, dedi. |
|
Taha 96. Ayet
96. Ayet
Muhammed Esed
"Ben onların göremediği bir şeyi gördüm; ve bu yüzden, Elçi'nin öğretilerinden bir tutam aldım ve onu fırlatıp attım; içimde bir şey böyle (yapmaya) itti beni."
|
Muhammed Esed
"Ben onların göremediği bir şeyi gördüm; ve bu yüzden, Elçi'nin öğretilerinden bir tutam aldım ve onu fırlatıp attım; içimde bir şey böyle (yapmaya) itti beni." |
|
Taha 96. Ayet
96. Ayet
Şaban Piriş
O da: -Onların görmedikleri bir şey gördüm ve elçinin izinden bir avuç avuçladım ve onu attım. İşte nefsim bunu bana hoş gösterdi. dedi.
|
Şaban Piriş
O da: -Onların görmedikleri bir şey gördüm ve elçinin izinden bir avuç avuçladım ve onu attım. İşte nefsim bunu bana hoş gösterdi. dedi. |
|
Taha 96. Ayet
96. Ayet
Suat Yıldırım
"Ben," dedi, onların görmedikleri bir şeyi gördüm. O resul'ün izinden bir avuç toprak alıp onu potanın içine attım. İşte böylece nefsim böyle yapmayı bana hoş gösterdi."
|
Suat Yıldırım
"Ben," dedi, onların görmedikleri bir şeyi gördüm. O resul'ün izinden bir avuç toprak alıp onu potanın içine attım. İşte böylece nefsim böyle yapmayı bana hoş gösterdi." |
|
Taha 96. Ayet
96. Ayet
Süleyman Ateş
(Samiri): "Ben dedi, onların görmediklerini gördüm. Elçinin eserinden bir avuç aldım da attım; nefsim bana böyle (yapmayı) hoş gösterdi."
|
Süleyman Ateş
(Samiri): "Ben dedi, onların görmediklerini gördüm. Elçinin eserinden bir avuç aldım da attım; nefsim bana böyle (yapmayı) hoş gösterdi." |
|
Taha 96. Ayet
96. Ayet
Yaşar Nuri Öztürk
Samiri dedi: "Onların görmediklerini gördüm. Resulün izinden bir avuç avuçladım da onu attım. Nefsim bana böylesini hoş gösterdi."
|
Yaşar Nuri Öztürk
Samiri dedi: "Onların görmediklerini gördüm. Resulün izinden bir avuç avuçladım da onu attım. Nefsim bana böylesini hoş gösterdi." |
|
Taha 96. Ayet
96. Ayet
Mustafa İslamoğlu
O dedi ki: "Ben (bu) işe onların bakmadıkları bir gözle baktım; bu nedenle de Elçi'nin (İnanç sisteminden) etkili bir parçayı çekip aldım ve kaldırıp attım: zira güdülerim beni böyle yapmaya sevk etti."
|
Mustafa İslamoğlu
O dedi ki: "Ben (bu) işe onların bakmadıkları bir gözle baktım; bu nedenle de Elçi'nin (İnanç sisteminden) etkili bir parçayı çekip aldım ve kaldırıp attım: zira güdülerim beni böyle yapmaya sevk etti." |
|
Taha 96. Ayet
96. Ayet
Rashad Khalifa
He said, "I saw what they could not see. I grabbed a fistful (of dust) from the place where the messenger stood, and used it (to mix into the golden calf). This is what my mind inspired me to do."
|
Rashad Khalifa
He said, "I saw what they could not see. I grabbed a fistful (of dust) from the place where the messenger stood, and used it (to mix into the golden calf). This is what my mind inspired me to do." |
|
Taha 96. Ayet
96. Ayet
The Monotheist Group
He said: "I noticed what they did not notice, so I took a handful from where the messenger was standing, and I cast it in. This is what my soul inspired me to do."
|
The Monotheist Group
He said: "I noticed what they did not notice, so I took a handful from where the messenger was standing, and I cast it in. This is what my soul inspired me to do." |
|
Taha 96. Ayet
96. Ayet
Edip-Layth
He said, "I noticed what they did not notice, so I took a portion from the teaching of the messenger, and I cast it away. This is what my person inspired me to do."
|
Edip-Layth
He said, "I noticed what they did not notice, so I took a portion from the teaching of the messenger, and I cast it away. This is what my person inspired me to do." |
|
Taha 96. Ayet
96. Ayet
Ali Rıza Safa
"Onların görmediklerini gördüm. Elçinin izinden bir tutam alarak attım. Böylesi, benliğime daha güzel göründü!"[257]
|
Ali Rıza Safa
"Onların görmediklerini gördüm. Elçinin izinden bir tutam alarak attım. Böylesi, benliğime daha güzel göründü!"[257] |
|
Taha 96. Ayet
96. Ayet
Süleymaniye Vakfı
Samiri dedi ki "Ben onların göremediklerini görmüş, senin[1] yoluna sıkı sıkıya bağlanmıştım. Ama onu daha sonra hayatımdan çıkardım; hepsi bu. Canım böyle istedi."
|
Süleymaniye Vakfı
Samiri dedi ki "Ben onların göremediklerini görmüş, senin[1] yoluna sıkı sıkıya bağlanmıştım. Ama onu daha sonra hayatımdan çıkardım; hepsi bu. Canım böyle istedi." |
|
Taha 96. Ayet
96. Ayet
Edip Yüksel
Dedi ki, "Onların görmediğini gördüm, elçinin öğretisinden bir kısmını alıp attım. Böyle uygun gördüm."
|
Edip Yüksel
Dedi ki, "Onların görmediğini gördüm, elçinin öğretisinden bir kısmını alıp attım. Böyle uygun gördüm." |
|
Taha 96. Ayet
96. Ayet
Erhan Aktaş
Samiri: "Ben, onların anlamadıkları şeyi anladım[1]. Resulün öğretisinden az bir şey almıştım işte onu bıraktım. Bunu, bana nefsim hoş gösterdi." dedi.
|
Erhan Aktaş
Samiri: "Ben, onların anlamadıkları şeyi anladım[1]. Resulün öğretisinden az bir şey almıştım işte onu bıraktım. Bunu, bana nefsim hoş gösterdi." dedi. |
|
Taha 96. Ayet
96. Ayet
Mehmet Okuyan
O da "Ben onların göremediği (bir gerçeği) gördüm. Elçinin mesajından bir kısmını aldım ve onu attım. İşte böyle, bunu nefsim bana hoş gösterdi." demişti.
|
Mehmet Okuyan
O da "Ben onların göremediği (bir gerçeği) gördüm. Elçinin mesajından bir kısmını aldım ve onu attım. İşte böyle, bunu nefsim bana hoş gösterdi." demişti. |
İletişime Geçin
Yardıma mı ihtiyacınız var? Hızlı bir şekilde yardım için destek ekibimizle iletişime geçin.
Henüz Üye Değil misiniz?
Kaydolun! Kendinize özel takip ve favori listeleri oluşturabilirsiniz.