Mealler
Kasas Suresi - Mealler
Takip | Sure Ayetler | Meal |
---|---|---|
Kasas 39. Ayet
39. Ayet
Rashad Khalifa
Thus, he and his troops continued to commit arrogance on earth, without any right, and thought that they would not be returned to us.
|
Rashad Khalifa
Thus, he and his troops continued to commit arrogance on earth, without any right, and thought that they would not be returned to us. |
|
Kasas 39. Ayet
39. Ayet
The Monotheist Group
And he and his soldiers were arrogant in the land without any right, and they thought that they would not be returned to Us.
|
The Monotheist Group
And he and his soldiers were arrogant in the land without any right, and they thought that they would not be returned to Us. |
|
Kasas 39. Ayet
39. Ayet
Edip-Layth
He and his soldiers were arrogant in the land without any right, and they thought that they would not be returned to Us.
|
Edip-Layth
He and his soldiers were arrogant in the land without any right, and they thought that they would not be returned to Us. |
|
Kasas 39. Ayet
39. Ayet
Ali Rıza Safa
O ve orduları, yeryüzünde haksız yere büyüklük tasladılar. Aslında, Bize döndürülmeyeceklerini sandılar.
|
Ali Rıza Safa
O ve orduları, yeryüzünde haksız yere büyüklük tasladılar. Aslında, Bize döndürülmeyeceklerini sandılar. |
|
Kasas 39. Ayet
39. Ayet
Süleymaniye Vakfı
Hem Firavun, hem de orduları, hak etmedikleri halde o topraklarda büyüklük taslıyor, huzurumuza döneceklerini asla beklemiyorlardı.
|
Süleymaniye Vakfı
Hem Firavun, hem de orduları, hak etmedikleri halde o topraklarda büyüklük taslıyor, huzurumuza döneceklerini asla beklemiyorlardı. |
|
Kasas 39. Ayet
39. Ayet
Edip Yüksel
O ve ordusu yeryüzünde haksız yere büyüklendi ve bize dönmeyeceklerini sandılar.
|
Edip Yüksel
O ve ordusu yeryüzünde haksız yere büyüklendi ve bize dönmeyeceklerini sandılar. |
|
Kasas 39. Ayet
39. Ayet
Erhan Aktaş
O ve ordusu yeryüzünde haksız yere büyüklendiler ve gerçekten de Bize döndürülmeyeceklerini sandılar.
|
Erhan Aktaş
O ve ordusu yeryüzünde haksız yere büyüklendiler ve gerçekten de Bize döndürülmeyeceklerini sandılar. |
|
Kasas 39. Ayet
39. Ayet
Mehmet Okuyan
O (Firavun) ve askerleri, yeryüzünde haksız olarak kibirlenmiş[1] ve bize döndürülmeyeceklerine inanmışlardı.
|
Mehmet Okuyan
O (Firavun) ve askerleri, yeryüzünde haksız olarak kibirlenmiş[1] ve bize döndürülmeyeceklerine inanmışlardı. |
|
Kasas 40. Ayet
40. Ayet
Ahmed Hulusi
Bunun üzerine Onu ve ordularını tuttuk da denize attık... Zulmedenlerin sonu nasıl oldu bir bak!
|
Ahmed Hulusi
Bunun üzerine Onu ve ordularını tuttuk da denize attık... Zulmedenlerin sonu nasıl oldu bir bak! |
|
Kasas 40. Ayet
40. Ayet
Ali Bulaç
Bunun üzerine, onu ve askerlerini tutup suya attık. Böylelikle zulmedenlerin nasıl bir sona uğradıklarına bir bak.
|
Ali Bulaç
Bunun üzerine, onu ve askerlerini tutup suya attık. Böylelikle zulmedenlerin nasıl bir sona uğradıklarına bir bak. |
|
Kasas 40. Ayet
40. Ayet
Bayraktar Bayraklı
Biz de, onu ve askerlerini yakalayıp denize atıverdik. Bak işte, zalimlerin sonu nasıl oldu?
|
Bayraktar Bayraklı
Biz de, onu ve askerlerini yakalayıp denize atıverdik. Bak işte, zalimlerin sonu nasıl oldu? |
|
Kasas 40. Ayet
40. Ayet
Diyanet İşleri
Biz de onu ve askerlerini yakaladık ve onları denize attık (Orada boğuldular). Zalimlerin sonunun nasıl olduğuna bak!
|
Diyanet İşleri
Biz de onu ve askerlerini yakaladık ve onları denize attık (Orada boğuldular). Zalimlerin sonunun nasıl olduğuna bak! |
|
Kasas 40. Ayet
40. Ayet
Elmalılı Hamdi Yazır
Biz de kendisini ve ordularını tuttuk da deryaya fırlatıverdik, şimdi bak o zalimlerin akıbeti nasıl oldu?
|
Elmalılı Hamdi Yazır
Biz de kendisini ve ordularını tuttuk da deryaya fırlatıverdik, şimdi bak o zalimlerin akıbeti nasıl oldu? |
|
Kasas 40. Ayet
40. Ayet
Gültekin Onan
Bunun üzerine, onu ve askerlerini tutup suya attık. Böylelikle zulmedenlerin nasıl bir sona uğradıklarına bir bak.
|
Gültekin Onan
Bunun üzerine, onu ve askerlerini tutup suya attık. Böylelikle zulmedenlerin nasıl bir sona uğradıklarına bir bak. |
|
Kasas 40. Ayet
40. Ayet
Hasan Basri Çantay
Bunun üzerine biz de hem onu, hem askerlerini yakalayıverdik de denizin içine atdık. Bak (Habibim) zalimlerin aakıbeti nice oldu!
|
Hasan Basri Çantay
Bunun üzerine biz de hem onu, hem askerlerini yakalayıverdik de denizin içine atdık. Bak (Habibim) zalimlerin aakıbeti nice oldu! |
|
Kasas 40. Ayet
40. Ayet
İbni Kesir
Biz de onu ve askerlerini yakalayıp suya attık. Zalimlerin sonunun nasıl olduğuna bir bak.
|
İbni Kesir
Biz de onu ve askerlerini yakalayıp suya attık. Zalimlerin sonunun nasıl olduğuna bir bak. |
|
Kasas 40. Ayet
40. Ayet
Muhammed Esed
Ve bu yüzden onu ve onun buyruğunda olanları kıskıvrak yakalayıp denize gömdük. Bak işte, zalimlerin sonu nasıl oldu!
|
Muhammed Esed
Ve bu yüzden onu ve onun buyruğunda olanları kıskıvrak yakalayıp denize gömdük. Bak işte, zalimlerin sonu nasıl oldu! |
|
Kasas 40. Ayet
40. Ayet
Şaban Piriş
Bu sebeple biz de onu ve askerlerini yakaladık, Onları denize atıverdik. Zalimlerin sonunun nasıl olduğuna bir bak.
|
Şaban Piriş
Bu sebeple biz de onu ve askerlerini yakaladık, Onları denize atıverdik. Zalimlerin sonunun nasıl olduğuna bir bak. |
|
Kasas 40. Ayet
40. Ayet
Suat Yıldırım
Biz de kendisini de, ordularını da yakalarından tuttuğumuz gibi denize fırlatıverdik. İşte bak, zalimlerin sonunun ne olduğunu gör!
|
Suat Yıldırım
Biz de kendisini de, ordularını da yakalarından tuttuğumuz gibi denize fırlatıverdik. İşte bak, zalimlerin sonunun ne olduğunu gör! |
|
Kasas 40. Ayet
40. Ayet
Süleyman Ateş
Biz de onu ve askerlerini tuttuk, suya attık; bak, o zalimlerin sonu nasıl oldu!
|
Süleyman Ateş
Biz de onu ve askerlerini tuttuk, suya attık; bak, o zalimlerin sonu nasıl oldu! |
|
Kasas 40. Ayet
40. Ayet
Yaşar Nuri Öztürk
Biz de onu ve askerlerini yakalayıp hepsini suyun içine fırlattık. Bak, nasıl oldu zalimlerin sonu!
|
Yaşar Nuri Öztürk
Biz de onu ve askerlerini yakalayıp hepsini suyun içine fırlattık. Bak, nasıl oldu zalimlerin sonu! |
|
Kasas 40. Ayet
40. Ayet
Mustafa İslamoğlu
Sonunda onu ve askerlerini enseledik ve onları denize gömdük: Bak gör işte, zalimlerin akıbeti nasıl olurmuş!
|
Mustafa İslamoğlu
Sonunda onu ve askerlerini enseledik ve onları denize gömdük: Bak gör işte, zalimlerin akıbeti nasıl olurmuş! |
|
Kasas 40. Ayet
40. Ayet
Rashad Khalifa
Consequently, we punished him and his troops, by throwing them into the sea. Note the consequences for the transgressors.
|
Rashad Khalifa
Consequently, we punished him and his troops, by throwing them into the sea. Note the consequences for the transgressors. |
|
Kasas 40. Ayet
40. Ayet
The Monotheist Group
So We took him and his soldiers, and We cast them into the sea. So see how was the end of the wicked!
|
The Monotheist Group
So We took him and his soldiers, and We cast them into the sea. So see how was the end of the wicked! |
|
Kasas 40. Ayet
40. Ayet
Edip-Layth
So We took him and his soldiers, and We cast them into the sea. So see what the end of the wicked was!
|
Edip-Layth
So We took him and his soldiers, and We cast them into the sea. So see what the end of the wicked was! |
|
Kasas 40. Ayet
40. Ayet
Ali Rıza Safa
Sonunda, onu ve ordusunu yakalayıp denize attık. Artık, haksızlık yapanların sonunun nasıl olduğuna bir bak?
|
Ali Rıza Safa
Sonunda, onu ve ordusunu yakalayıp denize attık. Artık, haksızlık yapanların sonunun nasıl olduğuna bir bak? |
|
Kasas 40. Ayet
40. Ayet
Süleymaniye Vakfı
Biz de onu alıp ordularıyla birlikte nehire gömdük. O zalimlerin sonunun nasıl olduğunu bir düşün.
|
Süleymaniye Vakfı
Biz de onu alıp ordularıyla birlikte nehire gömdük. O zalimlerin sonunun nasıl olduğunu bir düşün. |
|
Kasas 40. Ayet
40. Ayet
Edip Yüksel
Onları ve ordusunu yakalayıp denize attık. Zalimlerin sonunun nasıl olduğuna dikkat et.
|
Edip Yüksel
Onları ve ordusunu yakalayıp denize attık. Zalimlerin sonunun nasıl olduğuna dikkat et. |
|
Kasas 40. Ayet
40. Ayet
Erhan Aktaş
Sonra onu ve askerlerini yakalayıp suya gömdük. Bak bakalım, zalimlerin sonunun nasıl olduğuna!
|
Erhan Aktaş
Sonra onu ve askerlerini yakalayıp suya gömdük. Bak bakalım, zalimlerin sonunun nasıl olduğuna! |
|
Kasas 40. Ayet
40. Ayet
Mehmet Okuyan
Biz de onu ve askerlerini yakalayıp denizde boğmuştuk. Bak zalimlerin sonu nasıl oldu!
|
Mehmet Okuyan
Biz de onu ve askerlerini yakalayıp denizde boğmuştuk. Bak zalimlerin sonu nasıl oldu! |
|
Kasas 41. Ayet
41. Ayet
Ahmed Hulusi
Biz onları, ateşe çağıran önderler kıldık... Kıyamet sürecinde de yardım olunmazlar.
|
Ahmed Hulusi
Biz onları, ateşe çağıran önderler kıldık... Kıyamet sürecinde de yardım olunmazlar. |
|
Kasas 41. Ayet
41. Ayet
Ali Bulaç
Biz, onları ateşe çağıran önderler kıldık; kıyamet günü yardım görmezler.
|
Ali Bulaç
Biz, onları ateşe çağıran önderler kıldık; kıyamet günü yardım görmezler. |
|
Kasas 41. Ayet
41. Ayet
Bayraktar Bayraklı
Onları, ateşe çağıran öncüler kıldık. Kıyamet günü onlar yardım görmeyeceklerdir.
|
Bayraktar Bayraklı
Onları, ateşe çağıran öncüler kıldık. Kıyamet günü onlar yardım görmeyeceklerdir. |
|
Kasas 41. Ayet
41. Ayet
Diyanet İşleri
Biz onları, ateşe çağıran öncüler kıldık. Kıyamet günü de kendilerine yardım edilmeyecektir.
|
Diyanet İşleri
Biz onları, ateşe çağıran öncüler kıldık. Kıyamet günü de kendilerine yardım edilmeyecektir. |
|
Kasas 41. Ayet
41. Ayet
Elmalılı Hamdi Yazır
Biz onları öyle baş kumandanlar yaptık ki ateşe da'vet ederler ve kıyamet günü yardım olunmazlar
|
Elmalılı Hamdi Yazır
Biz onları öyle baş kumandanlar yaptık ki ateşe da'vet ederler ve kıyamet günü yardım olunmazlar |
|
Kasas 41. Ayet
41. Ayet
Gültekin Onan
Biz onları ateşe çağıran imamlar kıldık; kıyamet günü yardım görmezler.
|
Gültekin Onan
Biz onları ateşe çağıran imamlar kıldık; kıyamet günü yardım görmezler. |
|
Kasas 41. Ayet
41. Ayet
Hasan Basri Çantay
Biz onları (dünyada insanları) ateşe da'vet edegelen rehberler yapdık. Kıyamet gününde ise (azablarının def'i husuusunda) asla yardıma kavuşdurulmayacaklardır.
|
Hasan Basri Çantay
Biz onları (dünyada insanları) ateşe da'vet edegelen rehberler yapdık. Kıyamet gününde ise (azablarının def'i husuusunda) asla yardıma kavuşdurulmayacaklardır. |
|
Kasas 41. Ayet
41. Ayet
İbni Kesir
Onları, ateşe çağıran önderler kıldık. Kıyamet günü de yardım görmezler.
|
İbni Kesir
Onları, ateşe çağıran önderler kıldık. Kıyamet günü de yardım görmezler. |
|
Kasas 41. Ayet
41. Ayet
Muhammed Esed
(Yeryüzünde onların işini bitirdik) ve böylece kendilerini (cehennem) ateşinin yolunu gösteren (kötülüğün) sembol tipleri olarak (insanlığın karşısına) çıkardık; öyle ki, Kıyamet Günü'nde böylelerine asla yardım edilmeyecektir;
|
Muhammed Esed
(Yeryüzünde onların işini bitirdik) ve böylece kendilerini (cehennem) ateşinin yolunu gösteren (kötülüğün) sembol tipleri olarak (insanlığın karşısına) çıkardık; öyle ki, Kıyamet Günü'nde böylelerine asla yardım edilmeyecektir; |
|
Kasas 41. Ayet
41. Ayet
Şaban Piriş
Onları, ateşe çağıran önderler yaptık. Kıyamet günü ise onlara yardım olunmayacaktır.
|
Şaban Piriş
Onları, ateşe çağıran önderler yaptık. Kıyamet günü ise onlara yardım olunmayacaktır. |
|
Kasas 41. Ayet
41. Ayet
Suat Yıldırım
Onları insanları ateşe çağıran önderler yaptık. Bu dünyada halkı çalıştırıp desteklerini sağlasalar da, kıyamet günü en ufak bir yardım bile görmeyeceklerdir.
|
Suat Yıldırım
Onları insanları ateşe çağıran önderler yaptık. Bu dünyada halkı çalıştırıp desteklerini sağlasalar da, kıyamet günü en ufak bir yardım bile görmeyeceklerdir. |
|
Kasas 41. Ayet
41. Ayet
Süleyman Ateş
Biz onları ateşe çağıran önderler yaptık. Kıyamet günü asla yardım olunmazlar.
|
Süleyman Ateş
Biz onları ateşe çağıran önderler yaptık. Kıyamet günü asla yardım olunmazlar. |
|
Kasas 41. Ayet
41. Ayet
Yaşar Nuri Öztürk
Biz onları, ateşe çağıran önderler yapmıştık. Kıyamet günü yardım göremeyeceklerdir.
|
Yaşar Nuri Öztürk
Biz onları, ateşe çağıran önderler yapmıştık. Kıyamet günü yardım göremeyeceklerdir. |
|
Kasas 41. Ayet
41. Ayet
Mustafa İslamoğlu
Ve onları, (takipçilerini) ateşe çağıran rehberler kıldık; onlara kıyamet günü yardım da edilmeyecektir.
|
Mustafa İslamoğlu
Ve onları, (takipçilerini) ateşe çağıran rehberler kıldık; onlara kıyamet günü yardım da edilmeyecektir. |
|
Kasas 41. Ayet
41. Ayet
Rashad Khalifa
We made them imams who led their people to Hell. Furthermore, on the Day of Resurrection, they will have no help.
|
Rashad Khalifa
We made them imams who led their people to Hell. Furthermore, on the Day of Resurrection, they will have no help. |
|
Kasas 41. Ayet
41. Ayet
The Monotheist Group
We made them leaders, inviting to the Fire. And on the Day of Resurrection, they will not be supported.
|
The Monotheist Group
We made them leaders, inviting to the Fire. And on the Day of Resurrection, they will not be supported. |
|
Kasas 41. Ayet
41. Ayet
Edip-Layth
We made them role models for inviting to the fire. On the day of Resurrection, they will not be supported.
|
Edip-Layth
We made them role models for inviting to the fire. On the day of Resurrection, they will not be supported. |
|
Kasas 41. Ayet
41. Ayet
Ali Rıza Safa
Ve onları, ateşe çağıran önderler yaptık. Yeniden Yaratılış Günü'nde de yardım görmeyeceklerdir.
|
Ali Rıza Safa
Ve onları, ateşe çağıran önderler yaptık. Yeniden Yaratılış Günü'nde de yardım görmeyeceklerdir. |
|
Kasas 41. Ayet
41. Ayet
Süleymaniye Vakfı
Onları, cehenneme çağıran önderlere dönüştürmüştük. Kıyamet gününde de yardım görmeyecekler.
|
Süleymaniye Vakfı
Onları, cehenneme çağıran önderlere dönüştürmüştük. Kıyamet gününde de yardım görmeyecekler. |
|
Kasas 41. Ayet
41. Ayet
Edip Yüksel
Onları, ateşe çağıran önderler kıldık; diriliş gününde de yardım görmezler.
|
Edip Yüksel
Onları, ateşe çağıran önderler kıldık; diriliş gününde de yardım görmezler. |
İletişime Geçin
Yardıma mı ihtiyacınız var? Hızlı bir şekilde yardım için destek ekibimizle iletişime geçin.
Henüz Üye Değil misiniz?
Kaydolun! Kendinize özel takip ve favori listeleri oluşturabilirsiniz.