Mealler

"(Sonucunu görmek için) bekleyin bakalım! Biz de bekliyoruz!"

Ve gözleyip durun; gerçekten biz de gözleyip duruyoruz."

"Bekleyiniz! Biz de beklemekteyiz."

"Bekleyin, biz de bekleyeceğiz."

Ve gözetin herhalde biz gözetiyoruz

"Ve gözleyip durun; gerçekten biz de gözleyip duruyoruz."

"Siz gözetleyin, biz de her halde gözetleyiciyiz".

Bekleyin, biz de bekleyeceğiz.

Ve (olacak olanı) bekleyin bakalım; doğrusu, biz de bekleyeceğiz!"

Bekleyin, biz de bekliyoruz.

(121-122) İman etmeyenlere de de ki: "Siz yerinizde sayarak elinizden geleni yapın, ama biz de çalışacağız, gerekeni yapacağız. Siz bizim için felaket gözleyin bakalım, biz de eski ümmetlerin başına gelen felaketlerin size gelmesini gözleyip bekliyoruz.

"Bekleyin, biz de bekliyoruz!"

"Bekleyin, biz de bekliyoruz!"

ve bekleyiniz, iyi bilin ki biz zaten beklemekteyiz.

"Then wait; we too will wait."

"And wait, for we are also waiting."

"Wait, for we are also waiting."

"Ve bekleyin! Aslında, biz de bekliyoruz!"

Bir de neler olacağını gözleyin, biz de gözlüyoruz."

"Sonra bekleyin, biz de beklemekteyiz."

"Bekleyin! Biz de bekliyoruz."

Bekleyin! Şüphesiz ki biz de bekleyenleriz."