Mealler
Takip | Sure Ayetler | Meal |
---|---|---|
Araf 150. Ayet
150. Ayet
Suat Yıldırım
Musa pek öfkeli ve üzgün olarak halkına dönünce:"Benden sonra arkamdan ne kötü işler yapmışsınız! Rabbinizin emrini çarçabuk terk mi ettiniz!" dedi ve... levhaları yere bırakıverdi. Kardeşini başından tutup, kendisine doğru çekmeye başladı. Harun ise ona: "Ey annemin oğlu!" dedi: "İnan ki bu millet beni fena halde hırpaladı, nerdeyse beni linç edip öldüreceklerdi. Ne olur, düşmanlarımı üstüme güldürme, beni bu zalim milletle bir tutma!"
|
Suat Yıldırım
Musa pek öfkeli ve üzgün olarak halkına dönünce:"Benden sonra arkamdan ne kötü işler yapmışsınız! Rabbinizin emrini çarçabuk terk mi ettiniz!" dedi ve... levhaları yere bırakıverdi. Kardeşini başından tutup, kendisine doğru çekmeye başladı. Harun ise ona: "Ey annemin oğlu!" dedi: "İnan ki bu millet beni fena halde hırpaladı, nerdeyse beni linç edip öldüreceklerdi. Ne olur, düşmanlarımı üstüme güldürme, beni bu zalim milletle bir tutma!" |
|
Araf 150. Ayet
150. Ayet
Süleyman Ateş
Musa, kavmine kızgın ve üzgün bir halde dönünce: "Benden sonra arkamdan ne kötü işler yaptınız? Rabbinizin emrini (beklemeyip) acele mi ettiniz?" dedi, levhaları yere attı ve kardeşinin başını tutup kendine doğru çekmeye başladı. (Kardeşi): "Anamın oğlu, dedi, bu insanlar beni hırpaladılar, az daha beni öldürüyorlardı. (Ne olur) düşmanları üstüme güldürme, beni bu zalim kavimle beraber tutma!"
|
Süleyman Ateş
Musa, kavmine kızgın ve üzgün bir halde dönünce: "Benden sonra arkamdan ne kötü işler yaptınız? Rabbinizin emrini (beklemeyip) acele mi ettiniz?" dedi, levhaları yere attı ve kardeşinin başını tutup kendine doğru çekmeye başladı. (Kardeşi): "Anamın oğlu, dedi, bu insanlar beni hırpaladılar, az daha beni öldürüyorlardı. (Ne olur) düşmanları üstüme güldürme, beni bu zalim kavimle beraber tutma!" |
|
Araf 150. Ayet
150. Ayet
Yaşar Nuri Öztürk
Musa, kızgın ve üzgün bir halde kavmine döndüğünde şöyle dedi: "Benden sonra arkamdan ne kötü şeyler yaptınız! Rabbinizin emrini bekleyemediniz mi? Levhaları yere attı, kardeşinin başını tuttu, kendisine doğru çekiyordu. Kardeşi dedi ki: "Ey annem oğlu! Bu topluluk beni horlayıp hırpaladı. Nerdeyse canımı alıyorlardı. Bir de sen düşmanları bana güldürme. Beni şu zalim toplulukla bir tutma."
|
Yaşar Nuri Öztürk
Musa, kızgın ve üzgün bir halde kavmine döndüğünde şöyle dedi: "Benden sonra arkamdan ne kötü şeyler yaptınız! Rabbinizin emrini bekleyemediniz mi? Levhaları yere attı, kardeşinin başını tuttu, kendisine doğru çekiyordu. Kardeşi dedi ki: "Ey annem oğlu! Bu topluluk beni horlayıp hırpaladı. Nerdeyse canımı alıyorlardı. Bir de sen düşmanları bana güldürme. Beni şu zalim toplulukla bir tutma." |
|
Araf 150. Ayet
150. Ayet
Mustafa İslamoğlu
Ve Musa halkının yanına döndüğünde, hüzünle karışık bir öfkeyle dedi ki: "Benim yokluğumda ne berbat bir yol tutturmuşsunuz öyle! Rabbinizin emrini çiğnemede bu ne acele böyle?" Hemen levhaları attı, kardeşinin başını kavrayıp kendine doğru çekti. (Harun): "Anamın oğlu! diye yakındı, "Bu topluluk beni etkisiz hale getirdi, hatta az kalsın canıma kastedeceklerdi! Sakin ol, beni düşmanıma karşı gülünç duruma düşürme ve bu zalimler güruhuyla beni bir tutma!"
|
Mustafa İslamoğlu
Ve Musa halkının yanına döndüğünde, hüzünle karışık bir öfkeyle dedi ki: "Benim yokluğumda ne berbat bir yol tutturmuşsunuz öyle! Rabbinizin emrini çiğnemede bu ne acele böyle?" Hemen levhaları attı, kardeşinin başını kavrayıp kendine doğru çekti. (Harun): "Anamın oğlu! diye yakındı, "Bu topluluk beni etkisiz hale getirdi, hatta az kalsın canıma kastedeceklerdi! Sakin ol, beni düşmanıma karşı gülünç duruma düşürme ve bu zalimler güruhuyla beni bir tutma!" |
|
Araf 150. Ayet
150. Ayet
Rashad Khalifa
When Moses returned to his people, angry and disappointed, he said, "What a terrible thing you have done in my absence! Could you not wait for the commandments of your Lord?" He threw down the tablets, and took hold of his brother's head, pulling him towards himself. (Aaron) said, "Son of my mother, the people took advantage of my weakness, and almost killed me. Let not my enemies rejoice, and do not count me with the transgressing people."
|
Rashad Khalifa
When Moses returned to his people, angry and disappointed, he said, "What a terrible thing you have done in my absence! Could you not wait for the commandments of your Lord?" He threw down the tablets, and took hold of his brother's head, pulling him towards himself. (Aaron) said, "Son of my mother, the people took advantage of my weakness, and almost killed me. Let not my enemies rejoice, and do not count me with the transgressing people." |
|
Araf 150. Ayet
150. Ayet
The Monotheist Group
And when Moses returned to his people, angry and grieved, he said: "Miserable is what you have done after I was gone; do you wish to hasten the action of your Lord?" And he cast down the tablets, and took his brother by his head dragging him towards him. He said: "Son of my mother, the people overpowered me and nearly killed me, so do not make the enemies rejoice over me, and do not make me with the wicked people."
|
The Monotheist Group
And when Moses returned to his people, angry and grieved, he said: "Miserable is what you have done after I was gone; do you wish to hasten the action of your Lord?" And he cast down the tablets, and took his brother by his head dragging him towards him. He said: "Son of my mother, the people overpowered me and nearly killed me, so do not make the enemies rejoice over me, and do not make me with the wicked people." |
|
Araf 150. Ayet
150. Ayet
Edip-Layth
When Moses returned to his people, angry and grieved, he said, "Miserable is what you have done after me; do you wish to hasten the action of your Lord?" He cast down the tablets, and took his brother by his head dragging him towards him. He said, "Son of my mother, the people overpowered me and nearly killed me, so do not make the enemies rejoice over me, and do not make me with the wicked people."
|
Edip-Layth
When Moses returned to his people, angry and grieved, he said, "Miserable is what you have done after me; do you wish to hasten the action of your Lord?" He cast down the tablets, and took his brother by his head dragging him towards him. He said, "Son of my mother, the people overpowered me and nearly killed me, so do not make the enemies rejoice over me, and do not make me with the wicked people." |
|
Araf 150. Ayet
150. Ayet
Ali Rıza Safa
Ve Musa, hem üzüntü hem de öfkeyle toplumuna döndü. Dedi ki: "Arkamdan, ne kötü işler çevirdiniz? Efendinizin buyruğunu hızlandırdınız; öyle mi?" Yazıtları bıraktı; kardeşinin başından tutarak kendisine doğru çekiyordu ki; "Anamın oğlu! Aslında, bu toplum, beni güçsüz gördü; neredeyse beni öldüreceklerdi. Artık, düşmanlarımı sevindirme ve haksızlık yapan toplumun arasına beni katma!"
|
Ali Rıza Safa
Ve Musa, hem üzüntü hem de öfkeyle toplumuna döndü. Dedi ki: "Arkamdan, ne kötü işler çevirdiniz? Efendinizin buyruğunu hızlandırdınız; öyle mi?" Yazıtları bıraktı; kardeşinin başından tutarak kendisine doğru çekiyordu ki; "Anamın oğlu! Aslında, bu toplum, beni güçsüz gördü; neredeyse beni öldüreceklerdi. Artık, düşmanlarımı sevindirme ve haksızlık yapan toplumun arasına beni katma!" |
|
Araf 150. Ayet
150. Ayet
Süleymaniye Vakfı
Musa, kızgın ve üzgün olarak halkına dönünce: "Benden sonra arkamdan ne kötü işler çevirdiniz; Rabbinizin emrini hemen terk ettiniz öyle mi?" demişti. Levhaları attı ve kardeşini saçından tutup kendine doğru çekti. Harun dedi ki "Anamın oğlu! Bu topluluk beni zayıf düşürdü, neredeyse öldürüyorlardı. Düşmanları bana güldürme. Beni yanlışlar içindeki bu(zalim) toplulukla bir tutma."
|
Süleymaniye Vakfı
Musa, kızgın ve üzgün olarak halkına dönünce: "Benden sonra arkamdan ne kötü işler çevirdiniz; Rabbinizin emrini hemen terk ettiniz öyle mi?" demişti. Levhaları attı ve kardeşini saçından tutup kendine doğru çekti. Harun dedi ki "Anamın oğlu! Bu topluluk beni zayıf düşürdü, neredeyse öldürüyorlardı. Düşmanları bana güldürme. Beni yanlışlar içindeki bu(zalim) toplulukla bir tutma." |
|
Araf 150. Ayet
150. Ayet
Edip Yüksel
Musa, kızgın ve hayal kırıklığına uğramış olarak halkına döndüğü zaman, "Benden sonra arkamdan ne kötü işler yaptınız! Efendinizin emrine dayanamadınız mı" dedi, levhaları yere attı, kardeşinin başını tutup kendine doğru çekti. Bunun üzerine, "Anamın oğlu, " dedi, "bu halk benim zayıflığımdan yararlandı, neredeyse beni öldüreceklerdi. Üzerime vararak düşmanı güldürme, beni bu zalim halkla bir tutma."[1]
|
Edip Yüksel
Musa, kızgın ve hayal kırıklığına uğramış olarak halkına döndüğü zaman, "Benden sonra arkamdan ne kötü işler yaptınız! Efendinizin emrine dayanamadınız mı" dedi, levhaları yere attı, kardeşinin başını tutup kendine doğru çekti. Bunun üzerine, "Anamın oğlu, " dedi, "bu halk benim zayıflığımdan yararlandı, neredeyse beni öldüreceklerdi. Üzerime vararak düşmanı güldürme, beni bu zalim halkla bir tutma."[1] |
İletişime Geçin
Yardıma mı ihtiyacınız var? Hızlı bir şekilde yardım için destek ekibimizle iletişime geçin.
Henüz Üye Değil misiniz?
Kaydolun! Kendinize özel takip ve favori listeleri oluşturabilirsiniz.