Mealler

/ Mealler / Liste

İbni Kesir - Kehf Suresi - Mealler

Takip Sure Ayetler Meal
Kehf 1. Ayet 1. Ayet İbni Kesir Hamd, O Allah'a ki; kuluna dosdoğru kitabı indirdi ve onda hiç bir eğrilik koymadı.
İbni Kesir

Hamd, O Allah'a ki; kuluna dosdoğru kitabı indirdi ve onda hiç bir eğrilik koymadı.

Kehf 2. Ayet 2. Ayet İbni Kesir Kendi katından şiddetli bir baskını haber vermek ve salih amel işleyen mü'minlere güzel bir mükafat olduğunu müjdelemek için.
İbni Kesir

Kendi katından şiddetli bir baskını haber vermek ve salih amel işleyen mü'minlere güzel bir mükafat olduğunu müjdelemek için.

Kehf 3. Ayet 3. Ayet İbni Kesir Orada temelli kalacaklardır.
İbni Kesir

Orada temelli kalacaklardır.

Kehf 4. Ayet 4. Ayet İbni Kesir Ve: Allah çocuk edindi, diyenleri uyarman için.
İbni Kesir

Ve: Allah çocuk edindi, diyenleri uyarman için.

Kehf 5. Ayet 5. Ayet İbni Kesir Ne onların, ne de babalarının buna dair bilgileri vardır. O, ağızlarından çıkan ne büyük bir sözdür. Onlar yalnız ve yalnız yalan söylerler.
İbni Kesir

Ne onların, ne de babalarının buna dair bilgileri vardır. O, ağızlarından çıkan ne büyük bir sözdür. Onlar yalnız ve yalnız yalan söylerler.

Kehf 6. Ayet 6. Ayet İbni Kesir Demek ki bu söze inanmayanların ardından üzülerek neredeyse kendini mahvedeceksin.
İbni Kesir

Demek ki bu söze inanmayanların ardından üzülerek neredeyse kendini mahvedeceksin.

Kehf 7. Ayet 7. Ayet İbni Kesir İnsanlardan hangisinin daha güzel amel işlediğini deneyelim diye, yeryüzünde olan şeylere bir süs verdik.
İbni Kesir

İnsanlardan hangisinin daha güzel amel işlediğini deneyelim diye, yeryüzünde olan şeylere bir süs verdik.

Kehf 8. Ayet 8. Ayet İbni Kesir Şüphesiz ki Biz, yeryüzünde olanları kupkuru bir toprak haline getirebiliriz.
İbni Kesir

Şüphesiz ki Biz, yeryüzünde olanları kupkuru bir toprak haline getirebiliriz.

Kehf 9. Ayet 9. Ayet İbni Kesir Yoksa; sen, mağara ve kitabe ehlini şaşılacak ayetlerimizden mi sandın?
İbni Kesir

Yoksa; sen, mağara ve kitabe ehlini şaşılacak ayetlerimizden mi sandın?

Kehf 10. Ayet 10. Ayet İbni Kesir Hani o yiğitler; mağaraya sığınmışlardı da: Rabbımız; bize katından rahmet ver, işlerimizde başarılı kıl, demişlerdi.
İbni Kesir

Hani o yiğitler; mağaraya sığınmışlardı da: Rabbımız; bize katından rahmet ver, işlerimizde başarılı kıl, demişlerdi.

Kehf 11. Ayet 11. Ayet İbni Kesir Bunun üzerine yıllarca mağarada onların kulaklarına perde vurduk.
İbni Kesir

Bunun üzerine yıllarca mağarada onların kulaklarına perde vurduk.

Kehf 12. Ayet 12. Ayet İbni Kesir Sonra iki taraftan hangisinin bekledikleri sonucu daha iyi hesaplamış olduğunu belirtmek için onları uyandırdık.
İbni Kesir

Sonra iki taraftan hangisinin bekledikleri sonucu daha iyi hesaplamış olduğunu belirtmek için onları uyandırdık.

Kehf 13. Ayet 13. Ayet İbni Kesir Sana; onların kıssalarını gerçek olarak anlatalım: Doğrusu onlar; Rabblarına inanmış, genç yiğitlerdi. Biz de onların hidayetini artırmıştık.
İbni Kesir

Sana; onların kıssalarını gerçek olarak anlatalım: Doğrusu onlar; Rabblarına inanmış, genç yiğitlerdi. Biz de onların hidayetini artırmıştık.

Kehf 14. Ayet 14. Ayet İbni Kesir Kalkıp da; Bizim Rabbımız göklerin ve yerin Rabbıdır; biz O'ndan başkasına tanrı demeyiz, yoksa andolsun ki; batıl söz söylemiş oluruz, dedikleri zaman kalblerini pekiştirmiştik.
İbni Kesir

Kalkıp da; Bizim Rabbımız göklerin ve yerin Rabbıdır; biz O'ndan başkasına tanrı demeyiz, yoksa andolsun ki; batıl söz söylemiş oluruz, dedikleri zaman kalblerini pekiştirmiştik.

Kehf 15. Ayet 15. Ayet İbni Kesir Şu bizim kavmimiz, Allah'ı bırakıp O'ndan başka tanrılar edindiler. Onların gerçek olduğuna apaçık delil getirmeleri gerekmez mi? Allah'a karşı yalan uyduranlardan daha zalim kimdir?
İbni Kesir

Şu bizim kavmimiz, Allah'ı bırakıp O'ndan başka tanrılar edindiler. Onların gerçek olduğuna apaçık delil getirmeleri gerekmez mi? Allah'a karşı yalan uyduranlardan daha zalim kimdir?

Kehf 16. Ayet 16. Ayet İbni Kesir Onlara: Madem siz, onlardan ve Allah'tan başka tapmakta olduklarınızdan ayrıldınız; o halde mağaraya çekilin ki Rabbınız; size, rahmetinden genişlik versin, işinizde kolaylık göstersin, denildi.
İbni Kesir

Onlara: Madem siz, onlardan ve Allah'tan başka tapmakta olduklarınızdan ayrıldınız; o halde mağaraya çekilin ki Rabbınız; size, rahmetinden genişlik versin, işinizde kolaylık göstersin, denildi.

Kehf 17. Ayet 17. Ayet İbni Kesir Güneşin doğduğu zaman; mağaralarının sağ tarafına yöneldiğini, battığı zaman da; sol tarafa gittiğini görürsün. Kendileri de mağaranın iç tarafında idiler. Bu, Allah'ın ayetlerindendir. Allah, kimi hidayete erdirirse; o, doğru yola ermiştir, kimi de şaşıracak olursa; artık onun için yol gösterici bir dost bulamazsın.
İbni Kesir

Güneşin doğduğu zaman; mağaralarının sağ tarafına yöneldiğini, battığı zaman da; sol tarafa gittiğini görürsün. Kendileri de mağaranın iç tarafında idiler. Bu, Allah'ın ayetlerindendir. Allah, kimi hidayete erdirirse; o, doğru yola ermiştir, kimi de şaşıracak olursa; artık onun için yol gösterici bir dost bulamazsın.

Kehf 18. Ayet 18. Ayet İbni Kesir Onlar uykuda iken; sen, onları uyanık sanırdın. Biz, onları sağa ve sola döndürüyorduk. Köpekleri de dirseklerini eşiğe uzatmıştı. Onları görsen; için korkuyla dolar, geri dönüp kaçardın.
İbni Kesir

Onlar uykuda iken; sen, onları uyanık sanırdın. Biz, onları sağa ve sola döndürüyorduk. Köpekleri de dirseklerini eşiğe uzatmıştı. Onları görsen; için korkuyla dolar, geri dönüp kaçardın.

Kehf 19. Ayet 19. Ayet İbni Kesir Böylece, birbirine sorsunlar diye onları uyandırdık. İçlerinden biri; ne kadar kaldınız? dedi. Bir gün veya daha az bir müddet kaldık, dediler. Ne kadar kaldığınızı Rabbınız daha iyi bilendir. Şimdi siz, birinizi paranızla şehre gönderin de yiyeceklere baksın, hangisi daha temiz ise ondan size getirsin. Orada nazik davransın da sakın sizi kimseye duyurmasın, dediler.
İbni Kesir

Böylece, birbirine sorsunlar diye onları uyandırdık. İçlerinden biri; ne kadar kaldınız? dedi. Bir gün veya daha az bir müddet kaldık, dediler. Ne kadar kaldığınızı Rabbınız daha iyi bilendir. Şimdi siz, birinizi paranızla şehre gönderin de yiyeceklere baksın, hangisi daha temiz ise ondan size getirsin. Orada nazik davransın da sakın sizi kimseye duyurmasın, dediler.

Kehf 20. Ayet 20. Ayet İbni Kesir Çünkü sizden haberleri olacak olursa; sizi, ya taşla öldürürler veya dinlerine döndürürler. Bu takdirde ise asla kurtulamazsınız.
İbni Kesir

Çünkü sizden haberleri olacak olursa; sizi, ya taşla öldürürler veya dinlerine döndürürler. Bu takdirde ise asla kurtulamazsınız.

Kehf 21. Ayet 21. Ayet İbni Kesir Böylece, insanların onları bulmalarını sağladık ki Allah'ın sözünün gerçek olduğunu ve kıyametin kopmasından şüphe edilmeyeceğini bilsinler. Nitekim bunlar hakkında çekişip duruyorlar: Onların mağaralarının önüne bir bina kurun, diyorlardı. Halbuki Rabbları onları çok daha iyi bilendir. Onların yerlerine galib gelenler ise: Onların mağaralarının önüne mutlaka bir mescid yapacağız, dediler.
İbni Kesir

Böylece, insanların onları bulmalarını sağladık ki Allah'ın sözünün gerçek olduğunu ve kıyametin kopmasından şüphe edilmeyeceğini bilsinler. Nitekim bunlar hakkında çekişip duruyorlar: Onların mağaralarının önüne bir bina kurun, diyorlardı. Halbuki Rabbları onları çok daha iyi bilendir. Onların yerlerine galib gelenler ise: Onların mağaralarının önüne mutlaka bir mescid yapacağız, dediler.

Kehf 22. Ayet 22. Ayet İbni Kesir Karanlığa taş atar gibi; üçtür, dördüncüsü köpekleridir, diyeceklerdir. Veya beştir, altıncıları köpekleridir, derler. Yahut: Yedidir, sekizincileri köpekleridir, derler. Onların sayısını en iyi bilen Rabbımdır, de. Onları pek az kimseden başkası bilmez. Bu yüzden onlar hakkında bu kısa anlatılanların dışında kimseyle tartışma ve onlar hakkında kimseden bir şey sorma.
İbni Kesir

Karanlığa taş atar gibi; üçtür, dördüncüsü köpekleridir, diyeceklerdir. Veya beştir, altıncıları köpekleridir, derler. Yahut: Yedidir, sekizincileri köpekleridir, derler. Onların sayısını en iyi bilen Rabbımdır, de. Onları pek az kimseden başkası bilmez. Bu yüzden onlar hakkında bu kısa anlatılanların dışında kimseyle tartışma ve onlar hakkında kimseden bir şey sorma.

Kehf 23. Ayet 23. Ayet İbni Kesir Bir şey hakkında; ben bunu yarın mutlaka yapacağım, deme.
İbni Kesir

Bir şey hakkında; ben bunu yarın mutlaka yapacağım, deme.

Kehf 24. Ayet 24. Ayet İbni Kesir Meğer ki Allah dilemiş ola. Unuttuğun zaman da Rabbını an ve şöyle de: Umulur ki Rabbım; beni doğruya daha yakın olana eriştirir.
İbni Kesir

Meğer ki Allah dilemiş ola. Unuttuğun zaman da Rabbını an ve şöyle de: Umulur ki Rabbım; beni doğruya daha yakın olana eriştirir.

Kehf 25. Ayet 25. Ayet İbni Kesir Onlar mağaralarında üçyüz sene eğleştiler. Buna dokuz daha kattılar.
İbni Kesir

Onlar mağaralarında üçyüz sene eğleştiler. Buna dokuz daha kattılar.

İletişime Geçin

Yardıma mı ihtiyacınız var? Hızlı bir şekilde yardım için destek ekibimizle iletişime geçin.

image image

Henüz Üye Değil misiniz?

Kaydolun! Kendinize özel takip ve favori listeleri oluşturabilirsiniz.

image image