Mealler
Hasan Basri Çantay - Hud Suresi - Mealler
Takip | Sure Ayetler | Meal |
---|---|---|
Hud 101. Ayet
101. Ayet
Hasan Basri Çantay
Onlara biz zulmetmedik, fakat onlar kendi nefislerine zulmetdiler. Binaen'aleyh Allahı bırakıb tapdıkları (yalancı) Tanrılar, Rabbinin (azab) emri geldiği zaman, onlara hiç bir faide vermedi, ziyanlarını artırmakdan başka bir şey'e yaramadı.
|
Hasan Basri Çantay
Onlara biz zulmetmedik, fakat onlar kendi nefislerine zulmetdiler. Binaen'aleyh Allahı bırakıb tapdıkları (yalancı) Tanrılar, Rabbinin (azab) emri geldiği zaman, onlara hiç bir faide vermedi, ziyanlarını artırmakdan başka bir şey'e yaramadı. |
|
Hud 102. Ayet
102. Ayet
Hasan Basri Çantay
Rabbinin yakalayışı — (ahalisi) zulmeder halde bulunan memleketleri yakaladığı zaman — işte böyle (olur). Şübhesiz ki Onun çarpması (cezası) pek acıklıdır, pek çetindir.
|
Hasan Basri Çantay
Rabbinin yakalayışı — (ahalisi) zulmeder halde bulunan memleketleri yakaladığı zaman — işte böyle (olur). Şübhesiz ki Onun çarpması (cezası) pek acıklıdır, pek çetindir. |
|
Hud 103. Ayet
103. Ayet
Hasan Basri Çantay
Bunda (bu kıssalarda) ahiret azabından korkanlar için kat'i birer ibret vardır. O, bütün insanların bir arada toplanmış olacakları bir gündür. O, (istisnasız bütün halkın) haazır olacakları bir gündür.
|
Hasan Basri Çantay
Bunda (bu kıssalarda) ahiret azabından korkanlar için kat'i birer ibret vardır. O, bütün insanların bir arada toplanmış olacakları bir gündür. O, (istisnasız bütün halkın) haazır olacakları bir gündür. |
|
Hud 104. Ayet
104. Ayet
Hasan Basri Çantay
Biz onu (kıyaamet gününü) ancak sayılı bir müddet için gecikdiririz.
|
Hasan Basri Çantay
Biz onu (kıyaamet gününü) ancak sayılı bir müddet için gecikdiririz. |
|
Hud 105. Ayet
105. Ayet
Hasan Basri Çantay
Gelecek olan o günde Allahdan izinsiz hiç bir kimse konuşmaz. Artık onlardan kimi şakıy (bedbaht), kimi de said (bahtiyar) dir.
|
Hasan Basri Çantay
Gelecek olan o günde Allahdan izinsiz hiç bir kimse konuşmaz. Artık onlardan kimi şakıy (bedbaht), kimi de said (bahtiyar) dir. |
|
Hud 106. Ayet
106. Ayet
Hasan Basri Çantay
Şakıy olanlara gelince: Onlar ateşdedirler ki orada (çok feci) bir nefes alıb vermeleri vardır onların.
|
Hasan Basri Çantay
Şakıy olanlara gelince: Onlar ateşdedirler ki orada (çok feci) bir nefes alıb vermeleri vardır onların. |
|
Hud 107. Ayet
107. Ayet
Hasan Basri Çantay
Gökler ve yer durdukça orada ebedi kalıcıdırlar. Rabbinin dilediği (müddet) başka. Çünkü Rabbin ne dilerse hakkıyle onu yapandır.
|
Hasan Basri Çantay
Gökler ve yer durdukça orada ebedi kalıcıdırlar. Rabbinin dilediği (müddet) başka. Çünkü Rabbin ne dilerse hakkıyle onu yapandır. |
|
Hud 108. Ayet
108. Ayet
Hasan Basri Çantay
Mes'ud olanlara gelince: Onlar da cennetdedirler. Rabbinin dilediği (müddet) müstesna olmak üzere gökler ve yer durdukça onlar orada ebedi kalıcıdırlar. (Bu), bir lütf-ü ihsandır ki (tükenib) kesilmesi yokdur.
|
Hasan Basri Çantay
Mes'ud olanlara gelince: Onlar da cennetdedirler. Rabbinin dilediği (müddet) müstesna olmak üzere gökler ve yer durdukça onlar orada ebedi kalıcıdırlar. (Bu), bir lütf-ü ihsandır ki (tükenib) kesilmesi yokdur. |
|
Hud 109. Ayet
109. Ayet
Hasan Basri Çantay
Artık onların tapmakda oldukları şeyler (in kendilerini ne feci akıbetlere sürükleyeceğin) den şübhe içinde olma. Onlar, daha evvelden ataları nasıl tapıyorlar idiyse (başka suretle değil) tıbkı onun gibi tapıyorlar. Biz de elbet nasıyblerini (cezalarını) eksiksiz vericiyiz.
|
Hasan Basri Çantay
Artık onların tapmakda oldukları şeyler (in kendilerini ne feci akıbetlere sürükleyeceğin) den şübhe içinde olma. Onlar, daha evvelden ataları nasıl tapıyorlar idiyse (başka suretle değil) tıbkı onun gibi tapıyorlar. Biz de elbet nasıyblerini (cezalarını) eksiksiz vericiyiz. |
|
Hud 110. Ayet
110. Ayet
Hasan Basri Çantay
Andolsun ki biz Musaya o kitabı (Tevratı) verdik de onun hakkında da ihtilaf edildi. Eğer Rabbinden bir söz geçmiş olmasaydı elbette aralarında (şimdiye kadar) hüküm verilmiş bitmişdi bile. Hakıykat onlar (senin kavmin) bu (Kur'an) dan yana şiddetli bir tereddüd ve şübhe içindedirler.
|
Hasan Basri Çantay
Andolsun ki biz Musaya o kitabı (Tevratı) verdik de onun hakkında da ihtilaf edildi. Eğer Rabbinden bir söz geçmiş olmasaydı elbette aralarında (şimdiye kadar) hüküm verilmiş bitmişdi bile. Hakıykat onlar (senin kavmin) bu (Kur'an) dan yana şiddetli bir tereddüd ve şübhe içindedirler. |
|
Hud 111. Ayet
111. Ayet
Hasan Basri Çantay
Şübhesiz Rabbin, her birinin amellerini (amellerinin karşılığını) onlara tam olarak verecekdir. Çünkü O, ne yapıyorlarsa (hepsinden) hakkıyle haberdardır.
|
Hasan Basri Çantay
Şübhesiz Rabbin, her birinin amellerini (amellerinin karşılığını) onlara tam olarak verecekdir. Çünkü O, ne yapıyorlarsa (hepsinden) hakkıyle haberdardır. |
|
Hud 112. Ayet
112. Ayet
Hasan Basri Çantay
O halde sen [habibim), maiyyetindeki tevbe edenlerle beraber, emr olunduğun vech ile, dosdoğru hareket et. Aşırı gitmeyin. Çünkü O, ne yaparsanız (hepsini) hakkıyle görücüdür.
|
Hasan Basri Çantay
O halde sen [habibim), maiyyetindeki tevbe edenlerle beraber, emr olunduğun vech ile, dosdoğru hareket et. Aşırı gitmeyin. Çünkü O, ne yaparsanız (hepsini) hakkıyle görücüdür. |
|
Hud 113. Ayet
113. Ayet
Hasan Basri Çantay
Bir de zulmedenlere meyletmeyin. Sonra size ateş çarpar. Zaten sizin Allahdan başka yardımcılarınız yokdur. Sonra (Ondan da) yardım göremezsiniz.
|
Hasan Basri Çantay
Bir de zulmedenlere meyletmeyin. Sonra size ateş çarpar. Zaten sizin Allahdan başka yardımcılarınız yokdur. Sonra (Ondan da) yardım göremezsiniz. |
|
Hud 114. Ayet
114. Ayet
Hasan Basri Çantay
Gündüzün iki tarafında, gecenin de yakın saatlerinde dosdoğru namaz kıl. Çünkü güzellikler kötülükleri (günahları) giderir. Bu, iyi düşünenlere bir öğüddür.
|
Hasan Basri Çantay
Gündüzün iki tarafında, gecenin de yakın saatlerinde dosdoğru namaz kıl. Çünkü güzellikler kötülükleri (günahları) giderir. Bu, iyi düşünenlere bir öğüddür. |
|
Hud 115. Ayet
115. Ayet
Hasan Basri Çantay
Sabr-u sebat et. Zira Allah iyi hareket edenlerin mükafatını zaayi etmez.
|
Hasan Basri Çantay
Sabr-u sebat et. Zira Allah iyi hareket edenlerin mükafatını zaayi etmez. |
|
Hud 116. Ayet
116. Ayet
Hasan Basri Çantay
Sizden önceki devirlerde (insanları) yer yüzünde fesad (çıkarmak) dan vaz geçirmiye çalışacak (bu suretle onları helakden kurtaracak) fazilet saahibleri bulunmalı değil miydi? (O devirlerin insanları) içinden (vazifelerini yapdıkları için) kurtardığımız (kimseler) ancak (pek) azdır. Zaalim olanlar ise yalınız kendilerine verilen (dünyevi) refahın ardına düşdüler, günahkar insanlardı onlar.
|
Hasan Basri Çantay
Sizden önceki devirlerde (insanları) yer yüzünde fesad (çıkarmak) dan vaz geçirmiye çalışacak (bu suretle onları helakden kurtaracak) fazilet saahibleri bulunmalı değil miydi? (O devirlerin insanları) içinden (vazifelerini yapdıkları için) kurtardığımız (kimseler) ancak (pek) azdır. Zaalim olanlar ise yalınız kendilerine verilen (dünyevi) refahın ardına düşdüler, günahkar insanlardı onlar. |
|
Hud 117. Ayet
117. Ayet
Hasan Basri Çantay
Senin Rabbin — ehalisi (hem nefislerini, hem yekdiğerini) ıslaahedib dururken de — O memleketleri (sırf) şirk yüzünden helak edecek değildi ya.
|
Hasan Basri Çantay
Senin Rabbin — ehalisi (hem nefislerini, hem yekdiğerini) ıslaahedib dururken de — O memleketleri (sırf) şirk yüzünden helak edecek değildi ya. |
|
Hud 118. Ayet
118. Ayet
Hasan Basri Çantay
Eğer Rabbin dileseydi bütün insanları muhakkak ki bir tek ümmet yapardı. Onlar ihtilaf edici bir halde (işte böylece) devam edib gideceklerdir.
|
Hasan Basri Çantay
Eğer Rabbin dileseydi bütün insanları muhakkak ki bir tek ümmet yapardı. Onlar ihtilaf edici bir halde (işte böylece) devam edib gideceklerdir. |
|
Hud 119. Ayet
119. Ayet
Hasan Basri Çantay
Rabbinin, rahmet (ine mazhar) etdiği kimseler müstesna. (Allah) onları bunun için yaratmışdır. Bununla beraber Rabbinin şu sözü de tastamam yerine gelmişdir: "Andolsun ki ben cehennemi bütün insan ve cinden (müstehık olanlarla) dolduracağım".
|
Hasan Basri Çantay
Rabbinin, rahmet (ine mazhar) etdiği kimseler müstesna. (Allah) onları bunun için yaratmışdır. Bununla beraber Rabbinin şu sözü de tastamam yerine gelmişdir: "Andolsun ki ben cehennemi bütün insan ve cinden (müstehık olanlarla) dolduracağım". |
|
Hud 120. Ayet
120. Ayet
Hasan Basri Çantay
Peygamberlerin haberlerinden — onunla kalbini (tatmin ve) tesbiit edeceğimiz — her çeşidini sana kıssa olarak anlatıyoruz. Bunda, (bu sure ile) de sana hak ve mü'minlere bir öğüd ve bir muhtıra gelmişdir.
|
Hasan Basri Çantay
Peygamberlerin haberlerinden — onunla kalbini (tatmin ve) tesbiit edeceğimiz — her çeşidini sana kıssa olarak anlatıyoruz. Bunda, (bu sure ile) de sana hak ve mü'minlere bir öğüd ve bir muhtıra gelmişdir. |
|
Hud 121. Ayet
121. Ayet
Hasan Basri Çantay
İman etmeyeceklere de ki: "Elinizden, gücünüzden geleni yapın. Biz de şübhesiz çalışıcılarız".
|
Hasan Basri Çantay
İman etmeyeceklere de ki: "Elinizden, gücünüzden geleni yapın. Biz de şübhesiz çalışıcılarız". |
|
|
Hasan Basri Çantay
"Siz gözetleyin, biz de her halde gözetleyiciyiz". |
|
Hud 123. Ayet
123. Ayet
Hasan Basri Çantay
"Göklerin ve yerin (sırr-ı) ğaybı Allahındır. Her iş Ona döndürülür, öyle ise Ona ibadet et, Ona güvenib dayan. Senin Rabbin yapmakda olduğunuz şeylerden gaafil (ve habersiz) değildir".
|
Hasan Basri Çantay
"Göklerin ve yerin (sırr-ı) ğaybı Allahındır. Her iş Ona döndürülür, öyle ise Ona ibadet et, Ona güvenib dayan. Senin Rabbin yapmakda olduğunuz şeylerden gaafil (ve habersiz) değildir". |
İletişime Geçin
Yardıma mı ihtiyacınız var? Hızlı bir şekilde yardım için destek ekibimizle iletişime geçin.
Henüz Üye Değil misiniz?
Kaydolun! Kendinize özel takip ve favori listeleri oluşturabilirsiniz.